Kâinatta olan şeyler 3 temel özelliğin kombinasyonu ile olur. Öyle açıklanır. Her şeyin temel taşları özne, mekân ve zamandır. Herhangi birisindeki değişmeye bağlı olarak diğer ikisi belirlenir.
Kâinat olayları minimum harcamayla tamamlamayı ister. En az özne sayısı, belki de öznenin yapısına bağlı olarak, mesela insansa, en az yorulacak şekilde özne kullanımı, ya da, minimum zamanda, minimum alan ihtiyacı ile olaylar kurgulanır. Örneğin bütün dünya ülkelerinin katıldığı bir dünya savaşı henüz olmamıştır. Gerek yoktur çünkü. Kâinat bunu belli başlı ülkelerle –özne sayısını en az kullanarak- halledebilmektedir. Bu örnekler zaman ve mekân için de pek tabi çoğaltılabilinir.
Bu kısaca minimum işlevsel yeterlilik olarak adlandırılır. mümkün olduğu sürece minimum özne, mekân ve zaman kullanımı hedeflenir. gereksinimi karşılayan yeterli miktardan fazlası aranmaz. Göte giren şemsiyenin açılmaması buna en güzel örneklerden biridir. Metafor kullanımı haricinde durumu inceleyecek olursak; şemsiye sadece girer. Burada özne şemsiye, mekan ise göttür. Zaman ise farklı yorumlara yol açabilir gibi gözükse de; girmek eylemi anlık bir geçiş olarak tanımlanabilir. Minimum zaman (an) ve minimum mekan (göt –tüm vücut değil) kullanımını kainat minimum özne kullanımıyla tamamlamak isteyecektir. Bu noktada kainat, şemsiyenin göte girmesini yeterli olarak hesaplamaktadır. Şemsiye sadece girme eylemi ile işlevini yeterince tamamladığından açılmasına gerek yoktur. Öyle.